Değerli Meslektaşlarımız,
Görevde bulunduğumuz süre boyunca, Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere ilgili diğer bakanlıklarla pek çok konuda görüşme ve toplantılar gerçekleştirdik. Serbest Meslek İcrası Yönetmeliği'ne ilişkin olarak ise, Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık Meslekleri Daire Başkanlığı ve Eğitim ve Sertifikasyon Daire Başkanlığı ile —telefon görüşmeleri hariç— toplam 14 görüşme gerçekleştirdik.
Bu görüşmelerde, yönetmelik yayımlanmadan önce psikologların yetki sınırlarının belirlenmesi ve bağımsız serbest çalışma hakkıyla yönetmelikte yer alabilmeleri için yoğun bir çaba sarf ettik. İhtiyaç analizleri, uluslararası uygulamalar, bilimsel verilerle desteklenmiş saha raporları, lisans ders taksonomileri, kamuda halihazırda üstlenilen görevler, belli nüfusa düşen psikolog oranı ve mezun sayıları gibi pek çok argümanla taleplerimizi ısrarla dile getirdik.
Ancak 1219 sayılı kanunda psikologların sağlık meslek mensubu olarak tanımlanmamış olması nedeniyle, bu talebimiz yönetmeliğe yansıtılamamıştır. Bu eksikliğin giderilmesi amacıyla, psikologların sağlık meslek mensubu olarak 1219 sayılı kanuna eklenmesi yönündeki çalışmalarımız olumlu bir şekilde devam etmektedir. Bununla birlikte, mevcut yönetmelik çerçevesinde oluşan mağduriyetlerin nasıl giderilebileceği konusunda da çözüm üretmeye odaklanmaktan geri durmadık.
Bu bağlamda, "Psikolojinin Tıbbi Uygulamaları" sertifikasına sahip meslektaşlarımızın, bu sertifika kapsamında serbest meslek icrası yetkinliği ile çalışabilmesi ve eğitimin yeniden aktif hâle getirilmesi için girişimlerde bulunduk. Söz konusu süreçte yürüttüğümüz çalışmalar ve hazırladığımız itiraz-öneri raporları web sitemizden erişilebilir durumdadır.
Bugün gelinen noktada, “Psikolojinin Tıbbi Uygulamaları Sertifikası” eğitimiyle ilgili çalışmalar bir komisyon eşliğinde sürdürülmektedir. Bu çalışmaların temel amacı, yönetmelik kapsamına girme yetkinliğine sahip olmasına rağmen klinik psikolog unvanına sahip olmadıkları için ruhsat alamayan meslektaşlarımızın yaşadığı mağduriyetin giderilmesidir. Aynı zamanda, 1219 sayılı yasada psikologların sağlık meslek mensubu olarak tanımlanmasına yönelik girişimlerimiz de eş zamanlı olarak devam etmektedir.
Bununla birlikte, yönetmelik kapsamında yer almasına rağmen bazı koşulların mesleğin doğasına uygun olmaması nedeniyle ruhsat alamayan meslektaşlarımızın yaşadığı sıkıntılar da takip ettiğimiz önemli bir diğer konudur. Özellikle ruhsat başvurularında beklenen fiziksel koşullara ilişkin düzenlemeler, sahada ciddi mağduriyetler yaratmaktadır. Bu nedenle ilgili hükümlere yönelik itirazlarımızı yargı yoluyla da sürdürmekteyiz.
Yönetmelik kapsamında gündeme gelen bir diğer önemli sorun ise, İl Sağlık Müdürlükleri tarafından gerçekleştirilen denetimlerde danışan dosyalarının fotoğraflanması ve denetim süreçlerinin uygun olmayan yollarla yürütülmesidir. Bu tür uygulamalara ilişkin deneyim ve şikâyetleri her görüşmemizde ilgili makamlara ilettik ve takip etmeye devam edeceğiz. Denetimlerin bir kısmı yönetmelik kapsamında olsa da, çoğunlukla şikâyetlere bağlı olarak gerçekleştiği gözlemlenmektedir. Konuya dair hukuk müşavirliğimizce hazırlanan bilgi notu ekte sunulmuştur.
Yaptığımız tüm görüşmelerin ardından, esas zorluğun yönetmeliğin dayanağı olan 1219 sayılı yasa olduğu ve bu yasanın psikologların lehine değişmesi gerektiği hususunda Sağlık Bakanlığı ile ortak bir anlayışa varmış olmamız, sürecin umut vadeden yönlerinden biridir. Bu doğrultuda yasa değişikliği için gereken tüm çalışmaları ivedilikle sürdürüyoruz. Ayrıca mesleğimizin hak ettiği yasal statü, özlük hakları ve istihdam alanlarına kavuşabilmesi adına YÖK, MEB, TBMM ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı gibi pek çok kurum nezdinde girişimlerimiz devam etmektedir.
İhtiyaç analizi ve sorun tespitine dayalı veri üretmenin sürece katkısını açık şekilde deneyimlediğimiz için, sahadan gelen bilgi ve talepler doğrultusunda çalışmalarımızı güncelleyerek sürdürmeye devam edeceğiz. Bu bağlamda, Serbest Meslek İcrası Yönetmeliği’ne ilişkin yaşadığınız sorunları bizimle paylaşmanızı rica ederiz. Bu amaçla hazırladığımız form aracılığıyla bize ulaşabilirsiniz.
Tüm meslektaşlarımızın hak ettikleri mesleki değere ulaşması için çalışmalarımıza özveriyle devam ettiğimizi belirtir, saygılarımızı sunarız.
Türk Psikologlar Derneği olarak, “Sağlık Meslek Mensuplarının Serbest Meslek İcrası Hakkında Yönetmelik” ile ilgili itiraz ve görüşlerimizi içeren kapsamlı dosya, Sağlık Bakanlığı Sağlık Meslekleri Daire Başkanlığı’na bizzat iletilmiştir.
İlgili yönetmelikte, sağlık hizmeti sunma yetkinliğine sahip olmalarına rağmen, mesleki tanımları yer almadığı için serbest meslek ruhsatına erişemeyecek ya da mevcut hizmetlerini durdurmak zorunda kalabilecek sağlık meslek mensuplarının durumu ile psikoloji alanında sağlık hizmeti kapsamında yürütülen uygulamaların doğası ve mesleğin işleyişiyle örtüşmeyen yönetmelik maddelerinin yarattığı uyumsuzluklar kapsamlı şekilde ele alınmıştır.
Mesleğimizin uygulama alanlarını daraltabilecek ve psikolojik hizmete erişimi sınırlayabilecek bu düzenlemeye ilişkin itirazlarımız ve çözüm önerilerimiz dosyada detaylı biçimde sunulmuştur.
Sürecin yakından takipçisi olduğumuzu, psikologların mesleki haklarını koruma konusundaki kararlılığımızı bir kez daha kamuoyunun ve üyelerimizin bilgisine saygıyla sunarız.
Türk Psikologlar Derneği
Psikoloji Camiasının Değerli Üyeleri,
Türk Psikologlar Derneği yönetimleri için onlarca yıldır birinci öncelik camiamızın yakıcı ihtiyaç ve haklı taleplerini duyurmak, yasal düzenlemeleri ve eğitim koşullarını bu ihtiyaç ve taleplere uygun hale getirmek oldu.
Meslek Yasamızın çıkması, Derneğimizi Meslek Odası haline gelmesi, 1219 sayılı Tababet Kanunu’nundaki haksız, adaletsiz durumun düzeltilmesi için azimle mücadele ettik, ediyoruz ve edeceğiz.
2019 yılında T.C Sağlık Bakanlığı Sağlık Meslekleri Daire Başkanlığı tarafından hazırlanmaya başlanan “Sağlık Meslekleri Serbest Çalışma İcrası Yönetmeliği” bu mücadelemizde yeni bir sayfa olmuştur.
2018-2021, 2021-2024 ve 2024-2027 dönem Genel Merkez Yönetim Kurullarımız geçtiğimiz altı yıl boyunca bu Yönetmelik’le ilgili olarak Bakanlık yetkilileriyle defalarca biraraya geldiler, yazılı ve sözlü olarak görüş bildirdiler, farklı meslek gruplarıyla dayanışma sağladılar, psikolog ve klinik psikologların hizmet yetkinliklerinin belirlenebilmesi için ders taksonomileri, görev matrisleri oluşturdular.
Bu aşamada Yönetmelik, camiamızın ihtiyaçlarını tam anlamıyla karşılamayacak şekilde ortaya çıkmıştır. Dört yıllık Psikoloji Lisans diplomasının ve Psikolog ünvanının bu Yönetmelikte hak ettiği yeri, adil statüyü almadığı açıktır.
Bu durumun camiamızda yarattığı hayal kırıklığı ve öfke haklıdır.
Ancak bu öfkeyi dile getirirken gerçeklerden uzaklaşmamaya ve meslek içi dayanışmamızı karşılıklı suçlamalarla zayıflatmamaya azami özen göstermeliyiz.
Bunların zaman ve enerji kaybetmemize neden olacağından, hak mücadelemizi ciddi şekilde zedeleyeceğinden endişeliyiz.
İşte bu nedenle, bundan sonraki tartışmalarımıza ve hak arayışımıza temel olmak üzere şu bilgi ve gerçekleri sizlerle paylaşmak istiyoruz.
1)_Ülkemizde Yönetmeliklerin Yasalardan farklı, çelişen düzenlemeler içeremeyeceği hiç unutmamamız gereken bir gerçektir. 1219 sayılı Tababet Kanunu halâ önümüzdeki en önemli sorundur. Bu yasada “psikolog”, sağlık meslekleri arasında yer almamaktadır. Bu nedenle Bakanlığın görüşü, “hazırlanan yönetmelikte, psikologlara serbest meslek icra yetkisini verebilmenin yasal olarak mümkün olmadığı” yönündedir. Bütün meslektaşlarımızın bu çok temel soruna odaklanmaları ve sanki bunun aksi olabilirmiş gibi geliştirilen söylemlere itibar etmemeleri mücadelemizin devamı için çok önemlidir
2)_Sağlık Meslekleri Serbest Çalışma İcrası Yönetmeliği'nin daha önceki taslaklarında psikolog tanımının da olduğuancak mevcut Yönetim Kurulu’nun Yönetmelikte sadece klinik psikolog tanımının yer alması için çaba gösterdiği iddiası asılsızdır.
3)_Aslında Yönetim Kurulu’muzun önünde bulduğu Yönetmelik taslağında “Psikolog’lara ilişkin hiçbir düzenleme yoktu. Bunun en önemli kanıtı 2025/009 sayılı üst yazı ile Sağlık Bakanlığı’nasunduğumuz ve hazırlık tutanaklarına geçirdiğimiz (aşağıda ekte bulunan)Raporumuzda yer alan önerilerimizdir. Dernek arşivimizde taslakla ilgili, Bakanlığa sunulduğunu izleyebildiğimiz, kayda geçirilmiş başka bir Rapor, çalışma, yazışma bulunmamaktadır.
4)_Temmuz 2024’te hazırlık çalışmalarına dahil olduğumuz taslak metinde sadece “klinik psikolog” yer almaktaydı. Bakanlık nezdinde yoğun ve ısrarlı temaslarla ve yetersiz yasal mevzuata rağmen güçlü dayanaklar sunarak psikologların da yönetmeliğe dahil olmasını sağladık.
5)_Yönetmelikte psikologlara tekniker olarak yer verilmiş olduğu da doğru değildir. Bakanlıkla temaslarımızda psikoloğun klinik psikolog ile birlikte/ eşliğinde yani eşit bir statü ile yer bulması konusunda ısrarcı olduk. Aksi bir tanımın ya da statünün meslektaş barışını riske atabileceğini vurguladık. Dört senelik bir lisans programının hak ettiği statünün bu olmadığını, gerekçelerimizi de ortaya koyarak defalarca anlattık. Ne yazık ki her seferinde1219 sayılı Tababet Kanunu’nun getirdiği yasal engel nedeniyle bunun mümkün olmadığı yanıtı ile karşılaştık.
Ancak yine de bu Yönetmeliğin kapsadığı hiçbir meslek için yapılmayan bir düzenlemeyi hayata geçirmeyi başardık.
Yönetmeliğin 13. Maddesi 1.fıkrasında Psikolog ünvanı ayrıca zikredilmiş ve böylece psikologlar tekniker statüsünden net bir şekilde ayrıştırılmıştır.
Bu özel düzenleme T.C Sağlık Bakanlığı Sağlık Meslekleri Daire Başkanlığı yetkililerinin işbirlikçi ve destekleyici yaklaşımlarının bir göstergesidir. Yasal mevzuat değişiklikleriyle ilgili taleplerimiz konusunda samimiyetle birlikte çalışma konusunda da gönüllü olduklarını düşünüyoruz, kendilerine teşekkür ediyoruz.
Mesleğimize dair geçmişte, şimdi ve gelecekte elde edilmiş ve edilecek her türlü kazanım hepimizindir.
Yayınlanan yönetmelik yetersizdir, alanımızdaki sorunların çoğuna çözüm olmaktan uzaktır. Ancak, bir kapının aralandığı da açıktır. Yasaya Tıbbi Uygulamalar Sertifikası için yapılacak bir ekle yönetmeliğin kapsamı genişleyecektir, orta vadede hedefimiz budur. Uzun vadedeki hedefimiz, psikolojinin farklı alt disiplinleri için yasal çerçevelerin oluşturulması ve ilgili yönetmeliklerde bu yasal çerçeveye uygun revizyonların gerçekleştirilmesidir.
Psikoloji camiası olarak yürüttüğümüz mücadeleyi daha güçlü kılacak yegane güç aramızdaki birlik ve dayanışmadır. Eğitim, özlük hakkı, meslek yasası, mesleki sınır ihlalleri, halk sağlığını tehdit eden problemli uygulamalar, genç işsizliği gibi çığ olmuş sorunlarımız karşısında tek yürek olup mücadele etmekten başka çaremiz yoktur.
Mesleki dayanışmayı bozan ve özellikle genç meslektaşlarımızın kaygısını arttıran söylemleri bir kenara bırakıp, mesleğimizi yasal çerçevede hak ettiği yere getirme çabalarını desteklemek ve geliştirmek zorundayız.
Neredeyse 50 yıldır yorulmadık, vazgeçmedik. Vazgeçmeyeceğiz!
Türk Psikologlar Derneği
Genel Merkez 2024-2027 Yönetim Kurulu
Psikoloji bilimi ve uygulama alanları, tüm dünyada yasal sınırları net bir şekilde çizilmiş, bağımsız bir çalışma alanıdır. Dünya genelinde eğitim psikolojisi, okul psikologluğu veya danışmanlık gibi uzmanlık alanları, psikoloji bölümlerinin yüksek lisans programları olarak yapılandırılmaktadır. Ancak ülkemizde, eğitim alanında yürütülen danışmanlık çalışmalarının bir yüksek lisans programı yerine, ayrı bir bölüm olarak lisans düzeyinde açılması, alanda bitmek bilmeyen bir sorun yumağına neden olmaktadır.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Sağlık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı gibi kurumların birbirinden bağımsız yönetmelik ve uygulamaları, kapsayıcı bir yasanın eksikliği nedeniyle psikolojinin uygulama alanlarında çatışma ve belirsizlikler yaratmaktadır. Devlet ciddiyeti, herhangi bir mesleğin uygulama alanlarının yasal olarak açık ve net bir şekilde tanımlanmasını gerektirir. Ancak psikologlar, on yıllardır Psikologlar Meslek Kanunu için mücadele etmekte, buna karşın devlet kurumları bu konuda adım atmakta isteksiz davranmaktadır.
03.01.2025 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan "MEB Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" ile özel öğretim kurumları arasında "Rehberlik ve Psikolojik Danışma Merkezi" tanımı getirilmiş, yönetmeliğin devamında ise bu merkezlerin kurulmasına ilişkin esaslara ve merkezlerde görev alacak personel ile ilgili düzenlemelere yer verilmiştir.Türk Psikologlar Derneği’nin görüşü alınmaksızın hazırlanmış, ucu açık ve belirsiz maddeler içeren ve bu nedenle suistimale açık bir yapıya sahip olan yönetmelik, aşağıda sıralanan ciddi sorunlara yol açmaktadır.
1- Psikologlar Meslek Kanunu’nun olmaması, ruh sağlığı alanında standartların sağlanmasını engellemekte ve mevcut yönetmelik aynı sorunları yeniden üretmektedir.
2- Psikolojik sağlık alanındaki meslek tanımlarında belirsizlikler bulunmaktadır; bu yönetmelik ise bu belirsizlikleri gidermemektedir.
3- Yönetmelikte, psikologların "isteğe bağlı" olarak görevlendirilebileceği belirtilmiştir. Oysa psikologlar, psikolojik hizmet sunan tüm kuruluşların asli elemanlarıdır. Mesleklerini icra etmede hem yetkin hem de yeterlidir.
4- Psikologlar, yönetmelikte belirtilen görevleri gerçekleştirme konusunda yetkindir. Uzman öğretici unvanı/eğitimi şartı getirilmesi uygun değildir. Psikologlar, ek bir eğitim almaya gerek kalmadan kendi unvanlarıyla bu merkezlerde çalışabilir.
Biz, Türk Psikologlar Derneği olarak, genç işsizliğinin ülkemiz gençleri ve aileleri üzerinde yarattığı sorunların farkındayız. Afetlerde ve bilimsel etkinliklerde dayanışma içinde çalıştığımız meslek gruplarıyla, sistemin yarattığı sorunlar nedeniyle karşı karşıya gelmekten büyük üzüntü duyuyoruz. Ülkemizde herhangi bir lisans programından mezun olmuş tek bir gencimizin bile işsizlik sorunu yaşamasını arzu etmeyiz. Psikoloji ve Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık lisans mezunları arasında devlet kurumlarının çözüm üretmeyerek neden olduğu çatışmanın, yine bu çatışmaya zemin hazırlayan devlet kurumları tarafından çözülmesi gerektiğine inanıyoruz.
Dünyanın saygın bilim kuruluşları tarafından geleceğin bilim dalları arasında gösterilen psikoloji bilimi, Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı tarafından psikiyatrinin yardımcı bir elemanı, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından rehberlik ve psikolojik danışmanlığın destekçisi, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından ise sosyal hizmetlerin bir tamamlayıcısı olarak görülmektedir. Oysa devlet aklı, lobicilik faaliyetlerinin etkisiyle değil, bilimin ışığında karar almalıdır.
Ülkemizde acilen psikoloji bilimi ve ilgili alanların lisans ve lisansüstü eğitim programlarının uluslararası standartlara uygun şekilde yeniden yapılandırılması, meslek yasasının çıkarılması ve alanımızda giderek büyüyen genç işsizliğine yönelik uzun vadeli sosyoekonomik planlamaların yapılması gerekmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu’nu, bu kangrenleşen soruna birlikte ve ivedilikle çözüm bulmaya davet ediyoruz.
"Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" Raporumuz Yayında!
Derneğimiz tarafından, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hızlı bir şekilde uygulamaya konulan Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli eğitim programına ilişkin önemli uyarılarda bulunularak, bu programın çocukların psikolojik gelişimi üzerinde yaratabileceği olumsuz etkileri değerlendiren kapsamlı bir rapor yayımlanmıştır.
Derneğimizin hazırladığı raporda, 26 Nisan 2024 tarihinde kamuoyuna duyurulan bu yeni öğretim programının, bilimsel temellere dayanmayan bir yaklaşımla hazırlanmış olduğu belirtilmektedir. Paydaşların sürece yeterince dahil edilmemesi ve bilimsel gelişim ilkelerinin göz ardı edilmesi, programın çocukların bilişsel, duygusal ve sosyal gelişim süreçlerine uyum sağlamadığını göstermektedir. Ayrıca, programın içerdiği metafizik ve dini unsurların, eğitimde laiklik ve bilimsellik ilkesinden uzaklaşılmasına yol açtığı ifade edilmektedir.
Türk Psikologlar Derneği olarak, eğitim sistemimizin tüm bileşenlerini yakından ilgilendiren bu modelin derhal gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye’nin geleceği olan çocuklarımızın sağlıklı gelişimi için eğitim programlarının bilimsellik, laiklik ve evrensel eğitim ilkeleri üzerine inşa edilmesi elzemdir. Bu bağlamda Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nin geri çekilmesini ve çocukların psikolojik esenliğine uygun, bilimsel temellere dayalı yeni bir modelin tüm paydaşlarla birlikte geliştirilmesini talep ediyoruz.
Eğitimde reformun ancak bilimsel esaslara dayalı bir yaklaşımla mümkün olabileceğine inanarak, yetkili mercileri ve sivil toplum kuruluşlarını da bu sürece katkı sağlamaya davet ediyoruz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Türk Psikologlar Derneği
Hak sahibi olmamasına karşın “psikolog” veya “klinik psikolog” unvanını kullanan ya da bu mesleklerin yetki ve görev alanına giren faaliyetleri gerçekleştirdiği değerlendirilen kişiler (sahte psikologlar) hakkında cumhuriyet başsavcılıkları ve il sağlık müdürlükleri başta olmak üzere adli ve idari mercilere yapılan suç duyuruları ile henüz sonuçlanmayan sahte psikolog davalarının listesi
B** G** | İstanbul Anadolu CBs. |
N** K** | Karşıyaka CBs. |
P** D** | İzmir CBs. |
D** B** | Çorum CBs. |
E** B** | İstanbul Anadolu CBs. |
C** A** | Sakarya CBs. |
M** A** B** | Söke CBs. |
R** T** | Yozgat CBs. |
G** E** | Ankara CBs. |
A** K** | Adana CBs. |
N** G** | Ankara CBs. |
E** B** K** | İstanbul Anadolu CBs. |
N** B** | İstanbul CBs. |
E** Ş** | İstanbul 17. Asliye Ceza M. |
B** K** | Ankara CBs. |
S** D** | Bakırköy CBs. |
Ş** S** | Antalya 14. Asliye Ceza M. |
G** H** | İzmir CBs. |
A** T** Ü** | (1)İstanbulİSM (2)İstanbulİMEM |
B** A** | İstanbul Anadolu 54. Asliye Ceza M. |
F** Ü** | İzmir 18. Asliye Ceza M. |
Z** E** Ş** | İstanbul CBs. |
B** P** C** | İstanbul CBs. |
S** D** T** | Kocaeli CBs. |
B** Y** | Karşıyaka 6. Asliye Ceza M. |
M** Y** | Ankara CBs. |
İ** H** M** | Adana CBs. |
S** D** | Ankara CBs. |
A** D** | Kayseri 16. Asliye Ceza M. |
H** M** | Samsun CBs. |
M**İ**Ç** | Ankara CBs. |
M** I** D** A** | KadıköyİSM |
Ü** P** | AnkaraİSM |
B** B** | NevşehirİSM |
Ü** Ş** | İstanbulİSM |
İ** G** | MalatyaİSM |
E** I** | İstanbul CBs. |
S** K** | İstanbul Anadolu CBs. |
M** D** | İstanbul Anadolu 58. Asliye Ceza M. |
G** Ü** K** | İstanbul Anadolu 40. Asliye Ceza M. |
ş** E** | Adana 17. Asliye Ceza M. |
D** K** | İstanbul Anadolu CBs |
E** Ü** | Osmaniye CBs. |
ş** Ü** | İstanbul CBs. |
Z** A** S** | Ankara 34. Asliye Ceza M. |
D** B** | İstanbul Anadolu CBs. |
A** K** A** B** | İstanbul CBs. |
F** O** | İstanbul CBs. |
H** Ü** | AntalyaİSM |
A** M** | İstanbul Anadolu 52. Asliye Ceza M. |
Ü** Ü** | İstanbul CBs. |
İşletme: G** | Ankara CBs. |
T** S** | AdanaİSM |
S** A** | İstanbulİSM |
N** Z** | Şanlıurfa İSM |
N** E** D** | MersinİSM |
E** A** | Uşak 2. Asliye Ceza M. |
F**İ** | Ankara 44. Asliye Ceza M. |
S** B** | Diyarbakır CBs. |
D** Ü** | İstanbul CBs. |
B** P** | Ankara CBs. |
M** K** | İstanbul CBs. |
E** Ş** B** | AnkaraİSM |
A** S** G** | Büyükçekmece Asliye Ceza M. |
E** D** | İstanbul CBs. |
B**İ** | AntalyaİSM |
N** G** | İstanbul CBs. |
Ü** D** S** | (1)İstanbulİSM - (2)İstanbul CBs. |
İşletme: T** G** | İstanbulİSM |
İşletme: T** S** D** E** | İstanbulİSM |
İşletme: B** Psikoloji | AnkaraİSM |
Ü** S** | İstanbulİSM |
B** Ş** | AliaÄaİSM |
D** A** | KonyaİSM |
H**Ü** | OsmaniyeİSM (1) E**Ç** (2) A**Ç** İstanbulİSM |
S** Y** | AnkaraİSM |
G** G ** A** | (1) DenizliİSM - (2) Denizli Asliye Ceza M. |
S** K** | Konya CBs. |
J** E** | Bakırköy CBs. |
C** U** | Ankara CBs. |
P** E** | Bakırköy CBs. |
M** S** | İstanbul CBs. |
A** Ş** | Kayseri CBs. |
B**İ** | Karşıyaka CBs. |
S** A** | Mersin CBs. |
A** E** | İstanbul Anadolu CBs. |
S** S** A** | Ankara CBs. |
G** G** | Büyükçekmece CBs. |
H**Ç** | İstanbul Anadolu CBs. |
C** T** | Antalya CBs. |
B**İ** | İzmir CBs. |
G** G** | Antalya CBs. |
H** A** B** | Ankara CBs. |
D** Ü** | Samsun CBs. |
A** K** | Ankara CBs. |
A**Ç** | İstanbul CBs. |
G** K** | Antalya CBs. |
A** S** | İstanbul Anadolu CBs. |
A** T** | İstanbul Anadolu CBs. |
V** Ş** | Erzincan CBs. |
E** Y** | İstanbul CBs. |
G** D** | Mersin CBs. |
T** Ü** I** | Aydın CBs. |
E** U** | Adana CBs. |
(1) Sağlık Bakanlığı
Ankara 15. İdare Mahkemesi
2020/1697 E.
İstinafta
(1) Yükseköğretim Kurulu
(2) İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü
Ankara 17. İdare Mahkemesi
2020/1853 E.
Görülmekte
(1) Yükseköğretim Kurulu
(2) Ankara Üniversitesi Rektörlüğü
Ankara 17. İdare Mahkemesi
2020/1910 E.
Görülmekte
(1) Sağlık Bakanlığı
Ankara 4. İdare Mahkemesi
2019/1786 E.
Red
(1) İçişleri Bakanlığı
Danıştay 10. Dairesi
2018/5205 E.
Görülmekte
(1) Sağlık Bakanlığı
Danıştay 11. Dairesi
2010/8020 E.
Red
(1) Sağlık Bakanlığı
Danıştay 11. Dairesi
2010/8021 E.
Red
(1) Sağlık Bakanlığı
Danıştay 11. Dairesi
2011/2377 E.
Red
(1) Sağlık Bakanlığı
Danıştay 11. Dairesi
2015/2618 E.
Red
(1) TEDAŞ
(2) Türkiye İş Kurumu
Danıştay 12. Dairesi
2014/4253 E.
Red
(1) Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü
(2) Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı
Danıştay 12. Dairesi
2016/1562 E.
Kabul
(1) Sağlık Bakanlığı
Danıştay 12. Dairesi
2019/7390 E.
Yürütmesi durduruldu
(1) Sağlık Bakanlığı
Danıştay 15. Dairesi
2013/13728 E.
Red
(1) Sağlık Bakanlığı
Danıştay 15. Dairesi
2013/5789 E.
Red
(1) Sağlık Bakanlığı
Danıştay 15. Dairesi
2015/158 E.
Red
(1) Başbakanlık
(2) Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı
Danıştay 2. Dairesi
2016/11256 E.
Red
(1) Millî Eğitim Bakanlığı
Danıştay 8. Dairesi
2013/6854 E.
Red
(1) Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı
Danıştay 8. Dairesi
2016/5249 E.
Kabul
(1) Millî Eğitim Bakanlığı
Danıştay 8. Dairesi
2019/1125 E.
Görülmekte
(1) Millî Eğitim Bakanlığı
Danıştay 8. Dairesi
2020/6422 E.
Görülmekte
(1) Sağlık Bakanlığı
Danıştay İDDK
2014/2743 E.
Red
(1) Millî Eğitim Bakanlığı
Danıştay İDDK
2016/3222 E.
Red
100. Yıl Mah. Fethiye Sk. Sefa Apt. 5/1 Çankaya/Ankara
0 (312) 425 67 65
0 (312) 418 15 50
0 (312) 417 40 59
psikolog.org.tr
bilgi@psikolog.org.tr
Genel Merkez
Türk Psikologlar Derneği
Resmî Web Sitesi
© 2023 Genel Merkez - Türk Psikologlar Derneği
Tüm hakları saklıdır, İçerik izinsiz kopyalanamaz ve kullanılamaz.
Çerez politikası: Hiç bir kullanıcı verisi kaydedilmemektedir.